İşte gerçekler Roza ve güller ve Hollanda Antilleri
Evde tek baş. İstanbul'la telefon görüşmesi yaptım, dün yahut bir önceki gün. Dosya yolladım, fikir aldım. Adana'ya dosya yollamak gerekti, şimdi hatırladım, unutmuşum. Ömer aradı, sessizlik hiç hoşuna gitmiyor adamın. (Hayata tuhaf bir bağlılığı, bir sadakati var.)
Şark kültürüne tuhaf bir hayranlığımız var. Yoksa niye şark diyelim. Bu Övropa ülkelerinde bir değişik, ama bu ülkede bir daha değişik. Nasıl, bir ülke kendisinin şark olduğunun böyle farkında olabilir ki? Kimisi kendini batı olarak gördüğü ve kalan şarki unsurları aşağıladığı için diyor, (kimi de buna kalkan olarak alıyor).
Arkadaşım evlendi ve bu denişik bir his. matrak olanla ürkütücü olan arasında kaldık. Yıllar sonra bir anı defterine yazmak zorunda kaldım. Yine zor geldi, kendimi lisede gibi hissettim. Sancılı. Alkolsüz olsam çok zorlanırım. Arkol alınca biraz saçmalayarak bu işten sıyrıldım. Gene de defterde en uzun yazıyı yazan kişi olabilirim. (Yedi yıl olmuş.)
Son birkaç ayım kütüphanede geçti sanki. Ağaçlık alanlara ihtiyaç duymuştum, iyi geldi. Monika'yla dağda komşu olma fikri, gittikçe büyüyor. Ahmet abi'yi ikna edebilirsem Foça'da bir yer var. (Yıllar sonra denklemdeki herhangi biri Özbekistan'a falan yerleşmezse o iş öyle olmalı bence.)
Oturmuş türlü türlü gnozyenler diliyorum. İki gündür ay var dolun dolun. Sık sık ay'a bakıyorum. Çandarlı'da denizi siyah beyaz yapanla aynı-
(Kordoba uzak ve yalnız geliyor öyle vakitlerde Kordoba.)
Bazen yazı yazarken her türlü organisayon ve her türlü şey saçma geliyor. Kadın adları, kitap yaprakları, arkadaş evleri ve koltuklar, şarkıcı şarkıları... (Bugün de yağmur yağmadı.)
Arkadaşım evlendi ve bu denişik bir his. matrak olanla ürkütücü olan arasında kaldık. Yıllar sonra bir anı defterine yazmak zorunda kaldım. Yine zor geldi, kendimi lisede gibi hissettim. Sancılı. Alkolsüz olsam çok zorlanırım. Arkol alınca biraz saçmalayarak bu işten sıyrıldım. Gene de defterde en uzun yazıyı yazan kişi olabilirim. (Yedi yıl olmuş.)
Son birkaç ayım kütüphanede geçti sanki. Ağaçlık alanlara ihtiyaç duymuştum, iyi geldi. Monika'yla dağda komşu olma fikri, gittikçe büyüyor. Ahmet abi'yi ikna edebilirsem Foça'da bir yer var. (Yıllar sonra denklemdeki herhangi biri Özbekistan'a falan yerleşmezse o iş öyle olmalı bence.)
Oturmuş türlü türlü gnozyenler diliyorum. İki gündür ay var dolun dolun. Sık sık ay'a bakıyorum. Çandarlı'da denizi siyah beyaz yapanla aynı-
Kordoba
uzak ve yalnız
at kara ay koca
ve heybemde zeytinler
bilsem de yollarını
ulaşamam Kordoba'ya
ovayla rüzgarla
at kocaman ay kırmızı
ölüm beni izliyor
burçlarında Kordoba'nın
ah ne uzun bu yol
ah benim cesur atım
ah bu ölüm beni bekliyor
önce varmış Kordoba'ya
Kordoba
uzak ve yalnız
(Kordoba uzak ve yalnız geliyor öyle vakitlerde Kordoba.)
Bazen yazı yazarken her türlü organisayon ve her türlü şey saçma geliyor. Kadın adları, kitap yaprakları, arkadaş evleri ve koltuklar, şarkıcı şarkıları... (Bugün de yağmur yağmadı.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder